Thursday, March 8, 2007

umrumda diil...

"duramadim. saclarim oyle uzamisti, ruzgarda oyle guzel dalgalaniyodu ki.. bi de yuzum uyusmustu ruzgardan. ama cok diil. dudaklarim kurumustu bi de. konuyla alakasi yok tabi bunun. sana anlatiyorum diye heyecanlandim. carptigim sen diil de baskasi olsaydi yine heyecanlanir miydim bilmiyorum." dedim. durdum sonra.

...

baktim, o da bana bakti. aslinda bakar gibi yapiyodu bence. nasil kurtulsam acaba bu deliden diye dusunuyodu. boole icten ice, icten ice. distan da soylemeye karar verdi galiba. tam agzini acti... bisiler soyledi ama duyamadim. gerizekali aceleci taksicinin biri kornasina oole abandi ki... duyamadim. "efendim?" dedim. derin bi nefes aldi. "bosver." dedi. bosverdim.

"kardesin nasil?" diye sordum. neden sordum bilmiyorum. umrumda diildi aslinda. agzimdan oolesine cikiverdi. "iyi." dedi. o kadar. gerisini soylemedi. gecen gun aceleyle bi yere giderken, o yetismesi gereken yere varamadan dusup parmagini kirdigini, dun onu uzaktan gordugumde bu yuzden elinde o sarginin oldugunu soylemedi. caninin yanip yanmadigi umrumda bile diildi. bilmek istemiyodum ki zaten. ona dair hicbisiy. sadece ben olayim, onsuz.

neyse iste, kirmis parmagini. bizim dedikoducu komsudan duydum ben bunu. bu sabah anlatti. "biliyo musun, bulut'un parmagina noolduunu?" diye sordu. o beni birakip gittiginden beri onunla ilgili seyleri bana anlatmayi adet edinmisti. "yoo." dedim. ama bilmek isteyip istemedigimi sormadi bana. sadece anlatti. sonra gitti.

cok derinlerde ... hic bisiy yok oralarda. derinligimi kaybettim ben. suyun yuzunden gitmeye karar verdim. vardigimda belki geriye donup bi dalis yaparim. ama simdi diil. simdi sadece uyumak istiyorum. gerisi umrumda diil.

kisacasi, duramadim. kosarken elimde tuttugum sicak cikolatayi onun uzerine doktum. su dunyada konusmak istemedigim ikinci insanin ustune. koca sokakta, hatta koca sehirde ona mi denk gelmistim... dislerimin ayrik olmasi boyle durumlarda ise yaramiyo. bunlari boyle cabuk dusunurken onunla olan derin sohbetimizin bittigini farkettim. "iyi bak kendine." dedim. sanki ben soylemesem bakmicakti. gulumsedi yuzundeki tum kaslari zorlayip. basini egip yoluna devam etti.

hava soguktu. kulaklarimi orttum annemin ordugu bereyle. yoluma devam ettim. hava gercekten soguktu. ve baska hibisiy umrumda diildi...

0 BIDIBIDI: