Wednesday, April 25, 2007

gec?

-ne guzel...
+ne "ne guzel?"
-iste bu. burda, boyle biz...
+evet, guzel aslinda.
-neden gidiyosun ki?
+bilmiyorum.
-klise olabilir ama "yureginin goturdugu yere git."
+burda kalmak istiyo o, ama cok gec.

diilmis aslinda o zaman.

ama simdi gercekten cok(?) gec.

Thursday, April 12, 2007

aptal.

postaneye gittim bugun. girer girmez elimdekileri koyabilecegim bi kutu aradim gozumle. allahtan kutu satiyolardi.. postanede calisan kadin da biriyle dertlesiyodu. ben kutularin boylarina bakmaya basladim. o sirada kadin sordu:

-ne gonderceksin?
+bunu, dedim elimdeki kutuyu gosterip.
-tamam gel onu bu kutuya koyalim.
+peki.

aldi, yerlestirdi.. yardim ettim biraz.

-tamam simdi de bu kagida adresini falan yaz..

yazdim. kadina gosterdim, tamam di mi? dedim gozlerimle.

-inanmiyorum! ulkeden cikacagini soylemedin bu kutunun... ... inanmiyorum ya, bak hangi kutuya koydum bunu... dedi baska bi calisan kadina. off'luyodu habire.

+uzgunum, dedim. sormadin ama... hic sallamadi. uzgunum dedim bi daha. yine bakmadi. aptal diilim ben tamam mi! dedim.

baska bi kadin geldi.

*tamam o zaman onu bu kutuya koyalim ama parasini odemek zorundasin, dedi sakince.
+tamam, dedim. sorun diil.

kadin ugrasti, kutuya sigdirdi elindekileri.

*o zaman su kagidi doldurcaksin, dedi.
+tamam, dedim.

tarih atmam gerekiyodu. takvim aradim gozlerimle. tam da her seyi yanlis kutuya koyan kadinin dibindeydi. baktim..

-kutunun icindekileri de yazman lazim kagida, dedi.
+biliyorum, tarihe bakiyorum ben zaten, dedim.

cevirdi kafasini.

+peki ne kadar tuttugunu da yazicak miyim?
-evet dedi bak bu kutuya yazicaksin onu.

biliyorum oraya yazicaami. okumam yazmam var tamam mi! sadece soruyorum.
diger kadin da bana hala yardim etmeye calisiyodu.

*bant da almak zorundasin ama.. dedi.
+tamam, dedim. o da sorun diildi. gonderiyim yeter artik!

cantamdan cuzdanimi cikarirken ellerim titremeye basladi. aptal kadin, aptal olan sensin!

sonunda gondermeyi basardim.

*baska bisi var miydi?
-yok.
*tamam, hepsi bu kadar.
-tamam.
*iyi gunler.
-...

ama kendimi ordan cikana kadar tutmayi basardim. sonrasinda... yagmur yagiyodu zaten, koyverdim gitti.

Saturday, April 7, 2007

m&m

m&m'leri boyle disinin arasina dik koyup isirinca, yani alttan usten ayni anda baski yapip kirilmasini/patlamasini saglayinca super oluyo.

Thursday, April 5, 2007

oha bee!

kar yaiyo. aalicam simdi. oha dedim boole camdan baktiimda. nisan ayindayiz. cok yaamiyo gerci. hani boole ates sonmek uzereyken mi ne kulleri ucusur ya. onlar da oole ucusuyolar..angel da bi sevindi bi sevindi.. aptal kopek. anlamiyo bisiden.

Wednesday, April 4, 2007

angel

angel her sabah kapimin acildigini duyunca kuyrugunu trabzanlara vura vura geliyo yanima. hemen ayaklarimin ustune yatiyo normalde ama bikac gundur izin vermiyorum. havalar isindi cunku burda.. terlik giyiyorum cunku. olmaz oole. ayakkabilarimla izin veririm de.. bikac gundur kacmaya calisiyorum, koridorda yakalambac oynuyoruz resmen, kovalambac da olabilir.. bugun yine ayni seyi yaptik. ben kazandim. merdivenlere ulasmissam kazanmisim demektir zaten, merdivenler cok kisa ya oturamiyo ayaama ordayken. sev beni sev beni diyo hep kuyruguyla. bu sabah sevmedim. o da bana kizmis olucak ki masanin ustunde geceden kalan biskuvilerden birini aldi, kacti. evet resmen kacti. seslendim arkasindan. normalde adini duyunca hemen gelir. ama bu sefer hic bakmadi. agzindakiyle beraber basini one egerek gitti. 2-3 dakika sonra geri geldi ama. yine kuyruunu salladi. hayir dedim, baardim. cezalisin sen.. cikolatalilardan mi aldi bilmiyorum ama, ben oyle farz ediyorum. kusmek icin bahane arz ediyorum. oeh.

Tuesday, April 3, 2007

birileri...

cok gucume gitti.. olanlari duyunca cok gucume gitti.


birileri hasta oluyo, hastanede yatiyo..

birileri barisiyo, ni$an icin planlar yapiyo..

birileri bi sehirden digerine gidiyo..

birileri yeni birileriyle tanisiyo..

birileri bi yerlerini yakiyo, aciyo cok..

birileri sinavdan 98 aliyo.. seviniyo, sensiz..

birileri oss'ye hazirlaniyo, ama calismiyo..

birileri de kotu aliskanliklar ediniyo..


bunlarin hepsi senden uzakta oluyo. kimse sana soylemiyo. ya da soyluyo ama yine de gucune gidiyo. bilmiyorum nedenini ama sanirim geri donmek icin tek nedenim bu olabilir ilerde...

bi filmde vardi, tam hatirlamiyorum. sey diyodu: sen oldukten sonra hayatin devam etmesi gucune gider mi?

evet gider.

surec.

sen boyle cevap vermeyince mortgage surecinin erken bitmesinden endiseleniyorum.

degisiyo.

ilk ingilizce ogrendigim zamanlarda "chimney" kelimesini cok severdim ben. okunus olarak. bilgisayarim olunca sifresini chimney koyucam dedim kendime, bi de kuzenime. cunku o soylemisti bana bilgisayarima sifre koyup birilerinin girmesini engelleyebilecegimi. ama hic oyle olmadi. ne sifre koydum bilgisayarima ne de birilerinin girmesini engellemek istedim..

oyle diil iste.

safmisin be!
oyle deme akillim.
neden?
e arkadasin o senin, kirilir..
bi bok olmaz ona.

aslinda onun gercekten saf oldugunu dusunmuyodu cunku, kirilmazdi o da evet.. neden? cunku sen arkadasliklari hep yeni zamanlardaki ama sanki yuzyil oncesinden kalmis iskeleler gibi zannediyosun. oyle diil iste!

hetobili

dun film izlerken cok garip bisiy hissettim. sanirim liseden beri hissetmemistim.. ozlem gibi bisiy ama diil tam anlamiyla. kendinden emin.. olucak bi gun. onun icin caba harcamaya gerek yok. bi gun dunyanin bi yerinde seni cok seven, senin de onu cok sevdigin biri olucak. evet bu dusunceydi tekrar yillardan sonra kendini gosteren ve icimi huzurla kaplayan.. bak diyorum kendime; su an olmamasi hic bisiyi degistirmez, olucak eninde sonunda, bunu sen de biliyosun..

ad vericem ona dedim. cunku adi yok, yazik. hem de cok guzel olmasina ragmen. cogu hissettigimiz seyin adi var. birine cok kiziyoruz, sinir hissediyoruz. sonra "off!" diyoruz, umutsuzluk hissediyoruz.. simdi bunu hissedince arkadasina "bak ben hetobililendim." diyebilceksin. negzel di mi.

aman allahim!

Monday, April 2, 2007

sevgili gunluk,

gunluk tutucaktim ben guuya, kizim ya ondan. gerci ben biriyle tanismistim, erkek, o gunluk yaziyodu, cok ilginc gelmisti. boyle bi sehre geldigi ilk otobus biletini ya da o sehirde gittigi ilk sinemanin biletini fana sakliyodu.. ne ilgincti o zamanlar.. simdi diil.


neyse gunluk yazicaktim ben guuya, anca buraya yaziyorum. daha kolay. butun hayatim bilgisayar oldugu icin olabilir mi bilmiyorum. eve geldigim an montumu bile asmadan oolesine masanin ustune firlatip maillere/mesajlara falan bakiyorum boyle. madem diyorum burdayim, yaziyim.. ama simdi ust kata gidip kim yazicak bisiler.. tembelim, evet..


neyse iste sevgili gunluk.. ne iirenc bi giris bu da. olsun. bugun gezdim, kayboldum. allahtan haritam vardi yanimda, acip baktim hemen. hemen diil aslinda, yalan soylemiyim. biraz dooru yolu kendi kendime bulmaya calistim. bizimkinin yaninda bi sehre geldim, dedim bizimki de buralarda olmali ama.. diilmis. harita olmasa eve donemicem.. ne kotu.


gecen gun philadelphia'ya gittim. sey geldi aklima boyle diyince; bizim bolum baskani ali baba. para ve gosteris meraklisi... hep boyle garip garip seyler anlatiyodu bize.. "gecenlerde viyanadaydik arkadaslarla.." , "bi gun munih'teyiz, bi restorana girdik..." falan.. oole hissettim kendimi.. ama evet gittim. 7 saat gezdik. orda yasamis olmayi hayal ettik. evler cok samimiydi. universitesi de varmis hem dedik new york kadar pahali da diildi, guzel de.. bakalim.. hayaller kurup duruyoruz kendimizi bildik bileli... ama loto gibi hepsi, bazen 3 tutturuyorum, bazen amorti bile cikmiyo..


bi de benim cok kafam karisti bugun.. oyle ciddi seylere diil ama.. beynim durdu habire. daldan dala atladim hep, dustum, tirmandim.. kendime geldim ama simdi galiba..


haa bi de guzel bisi var, aile tatile gitti, ev bize kaldi.. neden yaziyorum bunu? okuyunca ne guzel zamanlardi diyim diye. :p gez toz eglen cos.. para derdi yok, al kredi kartini alisverise git, istediini al, sonra gobek yap, kilo al.. arabana benzin koy, araba kullanmaktan yorul. ekmek marketten, benzin bp'den.. yasa git boole. ama iste gelcekler.. 5 gun sonra galiba.. unuttum, hatirlamasam simdilik daha iyi hem.

bi de biz parka gittik yuruyuse. resim cektim biraz. bak bu guzel olmus:
bu kadar...