Monday, December 7, 2009

kaybolma.

deli gibi korktugum ingilizce sinavindan cikarken hoca nasildi diye soruyo. okeydi diyorum. okey demek ortanin azcik ustu sanirim. En azindan sair burda bunu anlatmak istemis. annemin ordugu yesil atkiyi dolayip cikiyorum new york'un aralik soguguna. muzik dinliyorum.. metro istasyonuna geldigimde sari google kalemimi sinifta unuttugum aklima geliyo. faber'den sonra bu kadar aciya dayanamam diye dusunuyorum ki bu konuda hala umudum var. cantamin daha once bakmadigim bi gozunden cikip kesicek saka yapmayi.. sariyi da oraya, kaloriferin ustune koyarken kesin bunu burda unuturum dedim kendime ama.. kimin eline gecicek acaba diye dusunuyorum. geri donmeye cok useniyorum. carsabma'ya kadar kalir mi orda? yok, kalmaz. cok yakisikli kalem o, kaparlar. temizlikciler mi alir acaba, yoksa ogrencilerden biri mi.. uf, sirasi miydi simdi.. birbirimizi yeni yeni tanimaya baslamistik.. metroya biniyorum. bi bakiyorum cantama, ce-eee! diyo bana sari. cok sevindirik bi sekilde kitabimi okumaya basliyorum kaldigim yerden. kucuk seylerden mutlu olan bi insanim, sen farkinda diilsin..

0 BIDIBIDI: